TRAFİK KAZASINDA KUSUR ORANI NASIL BELİRLENİR?

Trafik kazası yaşandığında en çok merak edilen konulardan biri, kim ne kadar kusurlu sorusudur. Çünkü bu oran sadece sigorta ödemelerini değil, aynı zamanda tazminat taleplerini, değer kaybı haklarını ve hatta ceza davalarının seyrini bile etkiler. Kaza anında kusur oranının belirlenmesi teknik ve hukuki bir süreçtir ve hatalı yapılan tespitler hak kaybına yol açabilir.

Kusur oranı öncelikle trafik kaza tespit tutanağı ile belirlenmeye çalışılır. Bu tutanak, kazaya karışan taraflarca doldurulur ya da polis tarafından hazırlanır. Tutanakta; kazanın yeri, saati, araçların pozisyonu, şoför beyanları ve olay krokisi yer alır. Ardından, sigorta eksperleri bu belgeye dayanarak her tarafın kusur oranını hesaplar. Ancak bu oranlar nihai değildir; taraflar isterse itiraz edebilir.

Sigorta şirketinin belirlediği kusur oranına itiraz edilmesi durumunda, trafik bilirkişileri devreye girer. Kamera kayıtları, tanık beyanları, fren izleri, hava koşulları gibi birçok unsur uzmanlar tarafından incelenerek gerçek kusur oranı belirlenir. Bu oran %100 – %0 ya da %50 – %50 gibi paylaşılabilir. Balıkesir’de birçok kazada, eksik inceleme nedeniyle kusur oranı hatalı saptanmakta ve vatandaşlar eksik tazminat almaktadır.

Eğer siz kusursuz olduğunuzu düşünüyorsanız, itiraz hakkınızı kullanmalı ve süreci avukatla yürütmelisiniz. Balıkesir trafik kazası avukatları, bu tür durumlarda hem sigorta şirketine hem de mahkemeye başvurarak doğru kusur oranının tespit edilmesini sağlar. Çünkü yanlış belirlenmiş bir oran, değer kaybı tazminatı, aracın rayiç değeri, ikame araç talebi gibi haklarınızdan mahrum kalmanıza yol açabilir.

Sonuç olarak, kazada kusur oranının doğru tespiti, sadece bir belge değil, sizin gelecekteki maddi ve hukuki haklarınızı doğrudan ilgilendirir. Bu nedenle kaza sonrası belgeleri dikkatle incelemeli, varsa kamera kayıtlarını ve tanıkları delil olarak toplamalı ve süreci mutlaka uzman bir trafik kazası avukatıyla birlikte yürütmelisiniz.

Yorum bırakın